Ünlü bestekar Fehmi Tokay’a mektubum
Fehmi Tokay’ı Yedek Subay Okulundaki öğrenciliğim sırasında, 1950 yılında Ankara’da tanıdım. Kısa zamanda dostluğunu ve teveccühünü kazanmak bahtiyarlığına eriştim. Hayatımda yakından tanıdığım en sıcak kanlı, sevecen ve iyilik sever şahsiyetlerden biriydi. Bayındırlık Bakanlığında o zamanki adıyla, Şose ve Köprüler Dairesi Başkanı olarak birçok yüksek seviyede bürokratın hocası ve amiriydi. İyilik severliği ve sevecenliği ile Ankara’nın çok sevdiği seçkin bir simasıydı.
Her Pazar tatilimi onunla beraber geçiriyordum. Aynı binada ünlü bestekar Suphi Ziya Özbekkan ve biraderleri udi İbrahim Ziya Özbekkan da ikamet ediyorlardı. Bu münasebetle, değerli müzisyenlerle de tanıştım. Fehmi Tokay’ın bazı eserlerini, Suphi Ziya Bey’in de o sırada bestelediği uşşak şarkısını, (Her şey bu zaman evinde naçar geçer) notaya almıştım. Bu iki değerli ismi yakından tanıyabilme mazhariyetine erişebilmek benim için onur verici olmuştu.
Yedek Subay Okulundaki dört aylık öğrenciliğim bittikten sonra, askerlik görevim İstanbul’da devam etti. İstanbul’da bulunmaktan faydalanarak, Üniversite Korosu ile ara verdiğim çalışma ve Radyo Konserlerine, bıraktığım yerden başladım.
Sayın Fehmi Tokay, İstanbul’a gelişimde o’na yazmış olduğum mektubu saklamış. 1959 yılında vefatından sonra bu mektup, muhterem refikaları’nın, sırasıyla kızı Esin Hanım’ın, en son olarak da torunu Lale Hanım’ın eline geçmiş. Lale Hanım Fehmi bey’le olan yakın dostluğumu ailesinden öğrendiği için, yazılan tarihten tam yetmiş yıl sonra, Ekim 2021 de Bodrum’a yaptığı bir seyahat sırasında, o mektubu bana iletmek lütfunda bulundu.
Sayın Müzikseverler; Mektubu, Fehmi Tokay beyefendiye beslediğim saygı ve muhabbetin yanı sıra, Suphi Ziya Bey ve biraderleri İbrahim Ziya Bey’den bahsedilmiş olması nedeniyle, tarihi bir değer taşıdığı inancıyla internet sitemde yayınlamayı arzu ettim. Mektupta Ulvi diye anılan şahıs, Neyzen Ulvi Erguner’dir. Kendisi o dönemde Ankara’da Levazım Subayı olarak görevliydi. Mektupta işaret edilen şarkı da, notaya aldığım Suphi Ziya beyin uşşak eseridir.
Mektubun yukarda zikrettiğim şekilde aslını sizlere sunuyor, Lale Hanım’a da bu lütfu için teşekkür ediyorum.
Saygılarımla,
Prof.Dr.Nevzat Atlığ
29.10.2021 Bodrum
